Parkinson Hastalığının (PH) ilerlemesi vücut ağırlığını etkileyebilir. Bazı kişiler hareket etme sorunları nedeniyle daha az egzersiz yaptıklarından bir süre sonra kilo aldıklarını fark ederler. Aşırı kilo eklemlere fazladan yük binmesine neden olarak hareket etmeyi zorlaştırabilir ve PH ile ilgili sorunların daha da kötüleşmesine yol açabilir. Bu nedenle, PH’li bir kişi aşırı kilo alırsa veya zaten aşırı kiloluysa kalori kontrollü bir diyete başlaması önerilebilir.

Ancak, çoğu durumda PH’li kişiler kilo verdiklerini görürler. Kilo kaybının birçok nedeni olabilir:

  1. PH’nin belirtileri ile başa çıkmak için çok enerji tüketilmesi gerekebilir
  2. İştahsızlık oluşabilir
  3. PH ilerledikçe yemede zorlanma artabilir ve yemekler yarım bırakılabilir
  4. vücut daha az besin özümseyebilir

Bu nedenle, PH’li kişilerin daha fazla kalori almaları için çoğu zaman teşvik edilmeleri gerekir. Daha büyük porsiyonlar denemek yerine, günün belirli saatlerinde daha küçük cezbedici yemekler ile ara öğünler daha kabul edilebilir olabilir. Yer fıstığı ezmesi, bisküviler/tatlılar ve meyveli süt gibi yüksek kalorili gıdalar kilo alınmasına yardımcı olabilir. Kalori alımını artırmak için ara öğünlerde daha şekerli gıdalar yenmesi durumunda dişlerin daha sık fırçalanması önem kazanır.

Kilonuzu kontrol altına aldığınızdan emin olmak için düzenli olarak tartılmanızı ve kilo değişimlerinizin kaydını tutmanızı öneririz.

Tedavi için levodopa yazılması durumunda, doktor her dozun öğünlere göre nasıl alınması gerektiğini belirtecektir. Parkinson hastalığı (PH) için diğer ilaç tedavilerinin çoğunda ilaçların yemekle birlikte veya ayrı alınmasıyla ile ilgili özel talimatlar verilmez.

Motor dalgalanmaların görüldüğü ileri PH’li bazı kişilere protein alımlarını değiştirmeleri önerilebilir (proteince zengin gıdalara et, yumurta ve peynir örnek olarak verilebilir). Protein, vücuda ve beyne levodopa emilimini etkileyerek ilacın etkinliğini azaltabilir.

Bu nedenle, günlük olarak alınan proteinli gıdaların tümünün akşam yemeğinde tek öğünde alınması sorunları düzeltebilir. Bunun gerekmesi durumunda, diğer öğünlerde çoğunlukla ekmek, kahvaltılık tahıl gevreği, sebzeler, meyveler, sade veya sebzeli çorbalar (kremasız veya mercimek veya bezelye içeren), bal, reçel, tatlılar ve yağlar gibi protein oranı düşük gıdalar alınmalıdır.

Böylece proteinin gün içinde levodopanın etkisini azaltması önlenir. Ancak, bu tüm durumlarda yardımcı olmaz ve bazı doktorlar diyetteki bu değişikliği önermeyecektir. Bu nedenle, bir doktora veya uzman bir diyetisyene danışmadan diyet bu şekilde kesinlikle değiştirilmemelidir. Ayrıca dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta ise, vücudun onarım ve enfeksiyonlarla savaşmak için proteine ihtiyacı olduğudur. Bu nedenle proteinin günün farklı bir saatinde alınabilecek olmasına karşın alınması gereken günlük toplam protein miktarı azaltılmamalıdır.

‘Protein etkisi’nden kaçınmanın bir diğer yolu ise, mide bulantısına neden olmadığı sürece levodopanın aç karnına alınmasıdır (yemekten bir saat önce veya sonra).
Proteinin motor dalgalanmaları kötüleştirdiği gibi, ileri PH’li kişiler yüksek oranda karbonhidrat/şeker içeren gıdalar aldıktan sonra diskinezilerinin daha da kötüleştiğini fark edebilirler. Ancak, karbonhidratların diyetin dışında bırakılmaması gerekir – tüm gıdaların dengeli olarak alınması hâlâ önerilmekle birlikte karbonhidratlar vücut ağırlığını ve enerji düzeylerini korumak için gereklidir.