Parkinson hastalığı, 65 yaştan daha yaşlı bireylerin %1’ini etkileyen, ilerleyen yaşla birlikte görülme sıklığı daha da artan, en sık nörolojik hastalıklardan birisidir. Hastalarda öncelikle yavaşlama, titreme, kas sertliği gibi hareket sistemi ile ilişkili bozukluklara neden olmasının yanında; bilişsel becerilerinde (kavrama ve idrak yeteneği, dikkat, hafıza, planlama, vb.) ve görme yetilerinde de olumsuz etkiler yaratabilmektedir. Araba kullanmak; hem hareket yeteneğindeki beceriler, hem de sürekli değişen çevresel görsel uyaranlara karşı yeterli bilişsel tepkileri geliştirerek hareketleri kontrol altında tutabilmeyi gerektiren karmaşık bir iştir. Parkinson hastalığının, araba kullanabilmek için gereken bu üç fonksiyon üzerine (görme, hareket yeteneği ve bilişsel işlevler) olan olumsuz etkileri de, hastaların araba kullanmalarında zaman zaman hayati öneme sahip sakıncalar yaratabilmektedir. İncelemeler Parkinson hastalarının, bu rahatsızlığı olmayanlara göre daha sık trafik kazası yaşadıklarını göstermektedir (Her yüz hastadan onbeşi) ve hastalığın ilerlemesi ile bu risk giderek artmaktadır. Hastaların, hem gerçek yol şartlarında hem de stimulatör arabalarla yapılan testlerinde, Parkinson hastalarının araba kullanma becerileri olumsuz olarak etkilenmiş olarak tespit edilmektedir. Bununla birlikte, ilerleyici özellikte olan Parkinson hastalığının erken evrelerinde güvenli araba kullanma yeteneği halen korunmaktadır. Parkinson hastalığı tanısı almış olmak hemen araba kullanmayı bırakmak anlamına gelmeyebilir. Ancak güvenliği tehdit edecek düzeyde araba kullanma becerisinin hangi evrede bozulduğu halen net bir şekilde tanımlanmış değildir. Dünyanın birçok ülkesinde, Parkinson hastalarının araba kullanmaya devam edip edemeyeceğinin kararı hastayı takip eden doktora bırakılmasın karşın, özellikle daha erken evre hastalar için, doktoru da bu konuda net sınırlar içinde tutan kurallar çoğunlukla bulunmamaktadır. Genellikle hastaları ve yakınlarını bu konuda daha dikkatli olmaya yönlendiren, ne yazık ki, yaşanan kazalar ve kaza tehlikeleri olmaktadır. Bu nedenle hasta ve yakınlarının araba kullanma becerilerinin hastalığın başından itibaren etkilenebileceğini bilmeleri ve doktorlarından bu konuda görüş almaları oldukça önemlidir. Araba kullanmanın tehlikeli hal aldığı evre ise her hasta için farklılık göstermektedir. Hastanın bilişsel yetilerinde (özellikle dikkat, görsel, yön bulma, tepki verme zamalarında bpzukluklar), motor becerilerinde (hareket yavaşlığı, eklem sertliği ve titremenin şiddeti, iki taraflı olup olmaması) araba kullanma ile ilgili kararı etkilemektedir.
Parkinson hastalarında hastalığın oluşturduğu hareket ve bilişsel fonksiyon güçlükleri yanında, hastalığın tedavisinde kullanılan birçok ilaç da gün içi artmış uykululuk hali, hastanın farkında olamadığı küçük uyku atakları gibi etkileri nedeniyle ciddi dikkat eksikliği ve kazalara neden olabilmektedir. Hastalığın erken evresinde olsa bile, eğer hastalar gün içinde aşırı uykululuk hali hissediyor ve bu durum dikkatlerini engelliyorsa, mutlaka şikayetlerini doktorları ile paylaşmalı, uygun çözüm bulunana kadar araba kullanmaktan sakınmalıdırlar.
Konu ile ilgili yasal düzenleme “SÜRÜCÜ ADAYLARI VE SÜRÜCÜLERDE ARANACAK SAĞLIK ŞARTLARI İLE MUAYENELERİNE DAİR YÖNETMELİK (R.G.Tarihi:26.09.2006 R.G.Sayısı:26301) başlıklı yönetmeliğin 9. Maddesinde; “Santral sinir sistemi ile ilgili doğuştan veya sonradan geçirilmiş veya cerrahi girişime bağlı hastalıklarla ortaya çıkan uzuvların parezi ve paralizileri (duyusal, motor, koordinasyon ve denge açısından), araç kullanmasını ve trafik güvenliğini engelleyecek şekilde ileri derecede bozuk olanlara, sürücü belgesi verilmez. Hafif derecede bozukluğu mevcut olanlara, nöroloji uzmanının kanaatine göre sürücü belgesi verilebilir” denmekte ve hastalığın trafik güvenliğini ne kadar etkilediği kararı nöroloji uzmanına bırakılmaktadır. Aynı yönetmeliğin 8. Maddesinde ise, araç kullanabilir kararı verildiği takdirde, bu hastalara özel donanımlı araç tahsis edilebileceğinden söz edilmektedir. Ancak hastaların araç kullanma becerilerini test edebilecek stimulatör veya benzer yol testleri halen ülkemizde kullanılmamaktadır.
Parkinson hastaları, motor ve bilişsel yetilerinde anlamlı etkilenme olmadığı evrelerde dahi; uzun mesafeli yolculuklar, bilinmeyen rotalar ve yollarda seyahat, görüş mesafesinin azaldığı koşullarda (gece, yağmurlu hava, vb.) araba kullanmaktan sakınmalıdırlar. İlerleyen evrelerde araba kullanmanın bırakılması gerektiği unutulmamalı, hangi evreden sonra tehlikeli olduğu kararının ise mutlaka doktor ile birlikte alınmalı ve doktorun önerileri uygulanmalıdır.